Bugün kalemim sana değdi, Gülen yüzüne bir yel değdi, O yel seni alıp semaya estirdi… Umut dolu gözlerin melek oldu uçtu gitti. Ah! Bugün kalemim sana değdi, Lakin kalemim yüreğimi bir ok gibi deldi geçti. Umut veren sesin bu dünyadan bir bulut gibi geldi geçti. Ah! Bugün kalemim sana değdi, Önce ılık bir terleme geldi, Sonra ellerim titredi, Seni anlatmaya kalemimin mürekkebi yetemedi. Ah! Bugün kalemim sana değdi, Demir bacağınla ışıklı gözlerinle sevgi dolu kalbin yüreklerimize işledi, O pamuk kalbin gelişiyle de gidişiyle de, Bizlere bu dünyada çok şey öğretti. Ah! Bugün kalemim sana değdi, Kalemim dedi; ’ Her yeni doğan günün ışımasıyla, Minik kalbi kaç sabaha umut bekçiliği etti ? ‘ Dayanamamıştı minik bedeni yorgunluğa, O bir ışık olup göklere değdi. Bugün kalemim bir Ah çekti! Seni yıldızlara emanet etti, Gözlerinin pırıltısı yıldızlar gibiydi, Senin ışığın bu dünyaya fazla geldi, Kâinat seni göklere verdi. A
Söz kulağa yazı uzağa gider, insan en doğruyu kaleme söyler.