Ana içeriğe atla

Ağaç Olmak İsterdim

 


Dünyaya bir daha gelsem insan olmak istemezdim.

Şen bir ailenin bahçesinde bir ağaç olmak isterdim mesela.

Belki dut, belki incir, belki kavak belki de zeytin.


Keyfi sefa akşamlarında kahkahaları ile inleyen masaların üzerinde sallanan dallarım olsun isterdim, anason kokan sofraların ritim tutan.

Dünyaya bir daha gelsem insan olmak istemezdim ki.

Ayakları yere sağlam basan asırlık bir çınar ağacı olmak isterdim mesela...

Sıcak yaz günlerinde gölgeme hasırını serip çayını yudumlayan alnının teri sırtına geçmiş tarlasıyla hasadıyla uğraşan emekçilerin nefes durağı olmak isterdim.

Dünyaya bir daha gelsem insan olmak istemezdim ki, baharda çiçeklerini açan, sonbaharda yapraklarını döken, vaktinde meyvesini verebilen bir ağaç olmak isterdim mesela. Her şeyi vaktinde yaşayan olmak isterdim.

Kırlara yayılan olmak isterdim, küçük çoban kızının koyunlarını otlattığı bir diyarda.



Bir geceleyin dallarımın arasında yıldızları seyredenlerim olsun isterdim. Kuşlara yuva, arılara bal, kelebekler için konak olmak isterdim mesela.




Karda yağsa yağmurda dört mevsim güneş açmasada titremeyen olmak isterdim. Tabiatta ki görevini unutmayan olmak isterdim.

Buram buram anı kokan bahçelerde müzeyyen çalan masaların başında kaldı mı böyle sevdalar dedirten sohbetlerde gökyüzüne el sallayan bir ağaç olmak isterdim. Dalları hür, yaprağı gür, çiçeğim, meyvem olsun isterdim.


Ağaç olmak isterdim çocuklara saklambaç, sincaba sığınak, kuşlara yuva...

Gövdeme nasırlı ellerin bellerini doğrultmak için dokunuşları olsun isterdim, bir tarla başında.

Ağaç olmak isterdim başımda eksik olmayan pamuk bulutlarla,

Ağaç olmak isterdim vakti geldiğinde dallarımdan yapılsın bir kemani bir cura.


Dünyaya bir daha gelsem insan olmak istemezdim ki, insanlar acımasız, insanlar kötü, insanlar kıskanç, ormanda bir ağaç olmak isterdim mesela. Çeşitlilik içinde birbirini kıskanmayan olmak, birbirini yağmalamayan kırmayan katletmeyen olmak için ormanda bir ağaç olmak isterdim. Birlikte güzeliz diyebilmek için.


Taştan bir evin bahçesinde belki Ege de belki Bozcaada yada Akdeniz in nadide kıyılarında bir kasabada bir ağaç olmak isterdim. Belki dut, belki incir, belki kavak belki de zeytin ağacı olmak isterdim uçsuz maviliklere el sallayan dallarım olsun isterdim.


Tabağında rokalar çipuralar ve duble rakısı olan sevdalıların masasında bir kerahat vaktinde dallarımdan toplanan zeytinlerle sofralara tat olup, gölgemde ağırladıklarım olsun isterdim.

Gün gelip çekilsede suyum, kurusa da dallarım yine de bir ağaç olmak isterdim. Benden geriye bir şairin ellerinde bir kalem bir kağıt olmak isterdim, mum ışığında serpilmiş bir çift mısra olayım diye...


Ben bir ağaç olmak isterdim de peki ya sen sen ne olmak isterdin?

🎼🎶↙️

https://youtu.be/7AP1ap1jyG4

Güneşin Kızı Gülşah


Yorumlar

Kalemimin Fısıltısı

En uzun geceye özel! Nar kırma ritüeli ❤️

  Bolluk, bereket, birin bin olması, anlamı taşıyan Nar❤️ Geleneklere göre, yere hızla atılan nar ne kadar patlarsa, çok sayıdaki tanelere ne kadar uzak ve geniş bir alana yayılırsa, bolluk, bereket ve doğurganlığın temsil edildiği düşünülmekte☺️ Büyükannelerimizin yaptığı bu ritüelin merak edip biraz araştırdım ☺️ Antik Yunan tarihine dayanıyor ve eski Mısırda da oldukça önemli bir besin kaynağı nar. Eski Mısır zamanında din adamları tarafından nar, kutsal sayılmaktadır ve nar taneleri ise yaşam sembolü olarak görmüşler🥰 Kış gündönümünün özel bir meyvesi nar, her ülke için farklı farklı anlamlar içeriyor. Ancak pozitifliği herkes tarafından bilinmekte. Hristiyanlık'ta nar, sonsuz hayat ile kıyametin sembolü olarak gösterilirken, Budizm'de hayatın tüm olumlu etkilerinin toplandığı bir öz olarak resmedilen narı evinde tutanlar, inanca göre berekete kavuşur ve kötülüklerden uzaklaşır. İslamiyet'in kutsal kitabı Kur'an-ı Kerim'de de Enam Suresi 99 ile 141. sureleri ve

Ben seninle

Ben seninle huzuru sevdim, Vefasızlığı sevmedim ki. Ben seninle gülmeyi sevdim, Ağlamayı sevmedim ki. Ben seninle sarılmayı sevdim, Sarılamamayı sevmedim ki. Ben seninle sükutu sevdim, Suskunluğu sevmedim ki. Ben seninle konuşmayı sevdim, Ben seninle şarkı söylemeyi, ben seninle şiiri, ben seninle yaşamayı sevdim. Ama Sen beni sevmediklerimle başbaşa bırakmayı seçtin, Ya ben seni çok sevdim ya da Sen beni hiç sevmedin... Ama ben bunlar icin seni sevmedim ki, Gülşah